Basın

3

Y. A. R. Müdafaa-i Hukuk Mayıs 2006

“Şiiri az çok incelemiş birisi olarak Ömer Özgeç’in müzik sanatına yakın ilgi duydum; Medyanın gürültüsünden uzak, daha çok canlı insan ortamında kendini gösteren, büyük ozanların şiirleri üstüne besteler yapan, şiir ve müzik ilişkisine yönelik düşünceler, yöntemler üreten ve uygulama geliştiren bir sanatçı Ömer Özgeç.

7

Bir Müzisyen Çaldı Kendi Kendine…

Günümüzde alçakgönüllülük. Kendini öne çıkarmama, sanki kaybedilmiş değerlerden. 21. yüzyılda globalleşen metropol İstanbul’a gürültü hakim.
Ömer Özgeç bu gürültünün karşısında sessizliği değilse de yalınlığı seçmiş bir müzisyen. Kendi iç dünyasına kulak verecek kadar dışarının uğultusunu kusmuş, “Çileği kokulu İstanbul’da doğmuşum, / Sardalyanın pulları yapışmış elime” diyen Melih Cevdet’in dizelerinde sözün sesini aramakta. Ömer Özgeç’in kendine özgü müzik arayışının öyküsünde, 1950’li yıllardan beri günlük yaşamımızdaki değişimin izlerini bulmak mümkün.**